Yahudilerin Mescidi-i Aksa'ya ilk saldırısında terör oluşumu İsrail'in sözde başbakanı Golda Meir şöyle demişti: 'O gece korkudan uyuyamadım, zannettim ki Müslümanlar dört bir yandan İsrail'e girecek. Ama korkulan olmadı. Anladım ki, dilediğimizi yapabiliriz, çünkü bu ümmet uyuyan bir ümmettir' Bu sözlerden sonra İsrail, İslam topraklarını işgal etti, birçok can aldı, işkenceler yaptı, liderlere suikast düzenledi ve yine pek çok İslam beldesinde darbe yaptırdı. Yetmedi İbrahim aleyhisselamın Kabri Şeriflerinin de içinde yer aldığı el-Halil camiini havraya çevirdi. İslam ümmetinin izzetini çiğnedi, şerefiyle oynadı, gençlerinin kolunu bacağını kırdı, liderlerini katletti. Sonra Gazze'ye girip taş üstünde taş bırakmadılar. Sözde İslam İşbirliği Teşkilatı ise yaklaşık bir yıldır Gazze, Batı Şeria ve Kudüs'teki soykırıma karşı etkili bir adım atmadı. Çünkü İslam İşbirliği Teşkilatı için, İslam, İslam toprakları, Müslümanlar ve dahi insanlığın dertleri hiçbir şey ifade etmiyor ki Filistin davası bir şey ifade etsin. Filistin topraklarına çöreklenmiş İsrail adlı habis urun veledizinalarından biri olan sözde 'Güvenlik Bakanı' Ben-Gvir adlı çukur, Mescid-i Aksâ'yı havraya çevirmeyi planladıklarını duyurdu. Şimdi soruyoruz... Ey Müslümanlar, gerçekten ümmet miyiz, Müslüman mıyız? Ey İslam âlemini yönetenler, ne zaman mesuliyetinizin farkına varacaksınız? Ey 'âlim' diye geçinenler, ne zaman gerçek alim olacaksınız? Yoksa Kitab'ın bir kısmına inanıp, bir kısmını inkâr mı ediyoruz ya da ediyorsunuz? Yoksa Mekke ve Medine'nin de düşmesini mi bekliyorsunuz? Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın zehrine mi müptela oldunuz? Sahi ne oldu ve ne olacak halimiz?